dunyadavan.com

750 milyon lira harcanarak yapılan ve kentin ulaşımını rahatlatmak amacıyla Van Gölü sahilinden geçen, İskele Mahallesi ile Edremit ilçesini bağlayan 12 kilometre uzunluğundaki sahil yolu, 1100 dönümlük sahil parkı ile birlikte hizmete açıldı. Ancak bu alanın büyük bir kısmı sazlık ve bataklık olduğu için burada yaşayan kara kaplumbağaları, yılanlar, kurbağalar ve diğer kara ve sulak alan canlıları ciddi tehlike altında.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. Hanifi Yıldız, sahil yolunda geçen araçların çarptığı ve ağır yaralanan üç kaplumbağayı bularak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi'ne götürdü. Tedavi altına alınan kaplumbağaların kafes ve eklem bölgelerinde çeşitli kırıklar bulunduğu belirtildi.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Veteriner Fakültesi Klinik Bilimler Bölümü öğretim üyesi  ve Van YYÜ yaban hayvanları koruma ve rehabilitasyon merkezi müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, kaplumbağaların tedavilerinin yapıldığını ancak doğaya yeniden uyum sağlayıp sağlayamayacaklarının belirsiz olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Aslan, sahil yolundaki canlı ölümleriyle ilgili çok sayıda şikayet aldıklarını belirterek şunları söyledi:

"Kaplumbağalar yaklaşık bir aydır Van Gölü sahil kenarlarında yolun diğer tarafına geçmeye çalışıyorlar. Yanlış değilsem yumurtlama dönemindeler. Yumurta yapıp geri dönüyorlar, sonra belli bir süre sonra yumurtadan çıkan yavrular da sahile doğru yürüyüşe geçecekler. Fakat maalesef yol projesi yapılırken buradaki kaplumbağa ve diğer canlı türleri düşünülmemiş. Yumurtlama döneminde ve yavruların dönüş zamanında bu canlılar hem geçemiyor hem de geçiş sırasında arabalar altında eziliyorlar. Geçiş hakları konusunda herhangi bir önlem alınmamış. Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü’ne konuyu aktardım. Onlar da ilgili belediyeyle irtibata geçeceklerini söylediler. Bir an önce bu yol güzergahında canlıların geçiş yolları belirlenerek buralarda geçiş yolu, uyarı levhaları ve tünel açılması, araçların hızını düşürecek hız kesme rampaları yapılması gerekir. Aksi halde her gün bu canlıların ölümlerine şahit olacağız."

Tabiatın bütün canlıların ortak yaşam alanı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Aslan, “Doğaya da, canlılara da sahip çıkmazsak doğa bize verdiğini geri alır. Van Gölü havzasında doğal hazinelerimizi, sulak ve karasal alanlarımızı korursak, hayvanlarımızı rahatsız etmezsek bu bölge ülkemizin cennet köşelerinden biri olacak. Küresel ısınma, iklim baskısı, nüfus baskısı ve sanayi baskısı nedeniyle ülkemizde birçok sulak alan yok oluyor. Bu da tüm yaban hayatını etkiliyor” ifadelerini kullandı.